HALK İÇİNDE MUTEBER BİR NESNE YOK DEVLET GİBİ,
OLMAYA DEVLET CİHANDA BİR NEFES SIHHAT GİBİ.
Kanuni Sultan Süleyman
Değerli kardeşlerim.
Köyümüzde ağır hasta, yatalak olan veya olmayann bazı hasta kardeşlerimiz vardır. Bu dostlarımızdan bazıları kalıcı hastalığa maruzdurlar. Bazıları kendi işlerini görebilirken, bazıları ise bakıma ve yadıma muhtaç olarak yaşamlarını sürdürmekteler.
Köyümüze geldikçe hasta olan komşularımızı dolaşmak mecburiyetindeyiz. Bugün onların bizlere ihtiyaçları olduğu gibi, yarın da bizlerin onlara veya yakınlarına ihtiyacımız olup olmayacağını bilemeyiz. Bu nedenle yaşlı ve bakıma ihtiyacı olan dostlarımızı hayatta iken sık sık ziyaret etmek hem komşuluk hakkı için, hem de sevdiklerimizi görmek için gereklidir.
Bugün geriye baktığımızda bir çok sevdiklerimiz, akrabalarımız, annemiz, babamız ve büyüklerimiz aramızdan ayrıldılar. Bu ayrılık bazen kırgın, dargın olarak oldu. Bazen de haklarını ödeyemeden, gereği gibi helalleşemeden hayatları son buldu.O nedenle köyümüzde ve çevremizde,hasta,yaşlı,bakıma ihtiyacı olan eş,dost,komşu,akraba ve büyüklerimizi dolaşalım. Onların hayır dualarını alalım. Ve en önemlisi helalleşerek ayrılalım. Unutmayın Yüce Allah tarafından affedilmeyen tek bir günah, hata veya kötülük varsa o da KUL HAKKI dır.
Bundan daha birkaç gün önce 15.09.2014 günü merhume Fatma Uran Topal’ı ve 06.09.2014 günü ise Merhume Sevim Atalay Bora’yı sonsuz aleme yolcu ettik. Hiç anlamadan aramızdan ayrıldılar. Belki birbirimize kırgınlığımız vardı, belki de helallik alamadık kim bilir?
O nedenle gelin etrafımızda, köyümüzde, kasabamızda hasta ve bakıma muhtaç olan dostlarımızı arayalım, onları ziyaret ederek gönüllerini alalım ve helalleşelim.
Sevgili kardeşlerim,
Çınardereli komşularımız ve hemşerilerimizin bazıları hasta olup bakım ve tedavileri yapılıyor ve kontrol altında yaşamlarını sürdürüyorlar. Kendilerini dolaştığımda inanın bizleri ve sizleri ziyaretlerine bekliyorlar ve geldiğimizde sevinçleri gözlerinden belli oluyor. Zaten kendileri de gelmeyenleri ve dolaşmayanları ima ediyorlar. Hatta serzenişte bulunuyorlar. Ziyarete gelenlerden öyle memnun oluyorlar ki anlatamam.
Geçen gün köyde bulunduğumda bir olaya şahit oldum. Annem filanca hasta olmuş. Kalkamıyor. Dışarıya çıkamıyor. Konuşmasında çok güçlük var. Yaşlı olması sebebi ile yürümesinde de çok zorlanıyor. Gelen gideni az, yemek yapması zor, yanında da kimsesi yok.Tek başına oturuyor dedi. Anneme hadi ziyaret edelim ve gönlünü alalım diyerek evine gittik.Yatağında yatıyor konuşması yok gibi, dili dönmüyor konuşmaya. Bizi görünce yataktan kalktı, kapıda karşıladı ve içeriye buyur etti. Kalkmamasını, hemen yatmasını istediysek o bu teklifimize aldırmadı ve bize lokum, kolonya ikram ederek ayakta karşıladı.
Hal hatır sorduktan sonra, hastalığından bahsetti, hiçbir şey yiyemediğini, su içecek dermanı olmadığını, halsizlikten yorgun olduğunu, ilacını yutamadığını, okuma ve yazması olmadığından ilaç içme sırasını takip edemediğinden bahsetti. Annem kendisine bazı konularda moral verdi. Bende ilaçların nasıl kullanacağını, içemediği ilacı ikiye bölerek saatlerini bildirdiğimde çok memnun olduğu ve o ikiye ayrılan ilacı kullanacak olması bizleri de memnun etti. Daha sonra başka bir komşumuz geldi. O da gönlünü alan ve moral veren söyleşilerin sonunda hasta olan, konuşamayan, moralsizlikten yürüyemeyen kişi biz giderken gayet iyi ve moralli bir şekilde duruyordu. O kadar rahatladı ki, konuşması biraz düzeldi, morali yerine geldi, ayakta dolaşmaya başladı ve bizleri kapıya kadar gelerek uğurladı. Ertesi günün akşamına doğru haber aldığımızda iyileşmekte olduğunu duyduk ve bahçeye kadar çıkıp bazı ihtiyaçlarını karşılamaya başlamıştı bile.
Yukarda ki olayı şunun için yazdım. Hastaların en iyi ilacı MORAL dir. Bizler o kişiyi ziyaret etmekle ona hayat verecek değiliz. Ancak onun gönlünü alarak ilaç yerini tutacak belki de ilaçtan daha tesirli olan, güç, kuvvet ve moral vereceğiz. O nedenle değerli dostlarım, köyümüze gelince mutlaka hasta kardeşlerimizi dolaşalım, onları ziyaret edelim ve kendilerine sözlerimizle ve davranışlarımızla güç, kuvvet vererek MORAL’lerini düzeltelim.
Hasta olan kardeşlerimiz:
1- Sezai Canlı
2- Sephiye Arslan
3- Mustafa İbiş
4- Hatice Uslu
5- Naile Hirve
6- Kadir Durmaz (Çanakkale)
7- Seyfi Koyuncu (15 gün yoğun bakımda kaldı. Şimdi normal odasına çıktı. Çanakkale Devlet Hastanesinde yatıyor)
8- Asiye Şahin
9- Mehmet Ülger ( İstanbul Bakırköy Devlet hastanesinde iki kere ameliyat oldu. Halen yatıyor)
10- Melike Gümüş
11- Ahmet Rikhay ( Biga )
12- Mecbure İbiş
13- Ali Doğan
14- Fitnat ergen
15- Hayriye Arslan Önder
Hasta olan kardeşlerimize, dostlarımıza ve hemşerilerimize SİTE YÖNETİMİ olarak geçmiş olsun dileklerimizle acil şifalar dileriz.
Orhan SELVİ
18.09.2014