HZ.MEVLA’NIN 739. VUSLAT YILDÖNÜMÜ
Bu yazımın konusu Hz.Mevlana’ya yapacağımız gezi hakkında olacaktır. Daha önce ki yazılarımda açıkladığım gibi gördüğüm, gezdiğim, duyduğum veya bana iletilen konular hakkındaki bilgileri sizlere aktarmak ve istifadelerinize sunmak olacaktır.
Çok arzu etmeme rağmen bugüne kadar gidemediğim Hz. Mevlana’nın törenlerine ancak 739. Vuslat Yıldönümüne gitme fırsatım oldu. Eşim ve ben bu törenleri izlemek için 15 Aralık 2012 günü yola çıktık. Çorlu-İstanbul-Kocaeli-Bolu-Ankara güzargahları takip ederek Konya’ya vardık.
Böylece Hz.Mevlana’nın "GEL.GEL.NE OLURSAN OL GEL. İSTER KAFİR, İSTER MECUSİ, İSTER PUTA TAPAN OL, YİNE GEL.BİZİM DERGAHIMIZ ÜMİTSİZLİK DERGAHI DEĞİLDİR. YÜZKERE TÖVBENİ BOZMUŞ OLSAN DA YİNE GEL" çağrısına uyarak ancak bu yıl Hz.MEVLANA ve ŞEMS-İ TEBRİZİ Hazretlerinin Türbelerinin ve camilerinin bulunduğu KARATAY ilçesine gitmeye nasip oldu.
Karatay İlçesi : Konya ilinin en eski ilçelerinden biridir.Yüzölçümü : 60.767 km.karedir. Nüfusu : 251.272 ve .Rakımı : 1016 m.dir.
Tarihi yapı daha çok Selçuklu,Karamanoğulları ve Osmanlı dönemlerini hatırlatır. En önemli tarihi yerleri : Karatay Medresesi,Şerafettin Camii, Sultan Selim Camii, Aziziye Camii, Nakipoğlu Camii,Yusuf Ağa Kütüphanesi, Ali Efendi Halk Kütüphanesi, Koyunoğlu Müzesi, Seyfettin Sungur Türbesi, Piri Mehmet Paşa Camii, Zenburi Mescidi, Şemş-i Tebriz-i Türbesi ve Camii ve Tabi ki Hz.Mevlana Külliyesi ve Türbesi'dir.
Bazı Cami ve Medreselerden kısa bilgiler verecek olursak :
1- ŞERAFETTİN CAMİİ : Konak meydanındadır. Osmanlı eseridir.Ne zaman yapıldığı konusunda kesin bilgi yoktur. İnşaatının 1677 yılına yakın olduğu tahmin edilmekte olduğu yani 17. Yüzyılın başlarında inşa edildiği söylenmektedir.
2- SULTAN SELİM CAMİİ : Mevlana Türbe ve Dergahı’nın yanındadır. Sultan II.Selim şehzadeliği sırasında 1558 yılında yapımı başlamış ve 1570 yılında bitirilmiştir. Mimar Sinan tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır. Osmanlı klasik mimarı üslubundadır.
3- ŞEMS-İ TEBRİZ-İ TÜRBESİ ve CAMİİ : Hz.Mevlana’nın can dostu ve hocası olan Şems-i Tebriz-i de Karatay ilçesinde ki değerlerden biridir. Şems Hazretlerinin türbesi camii içinde ibadet edilen alanın bir köşesinde bulunmaktadır.
4- MEVLANA KÜLLİYESİ VE TÜRBESİ : Mevlana Külliyesi, yanında Sultan Selim Camii ve Yusuf Ağa Kütüphanesi ile beraber Konya’nın en büyük tarihi eserlerinden birisidir. Bu gün Müze olarak kullanılmaktadır. Müze alanı çevresi ile beraber 18000 metrekaredir. Bu külliyenin bulunduğu alan Selçuklu Sarayı’nın Gül Bahçesi iken, Sultan Alaaddin Keykubad tarafından Mevlana’nın babası Sultanü’l-Ulama Bahaeddin Veled’e hediye edilmiştir. Sultanü’l-Ulema 12 Ocak 1231 tarihinde ölünce türbedeki bugünkü yerine defnedilmiştir.
Özellikle Konya’ya alimler beldesi vasfını kazandıran ve turizmin her mevsiminde canlı kalmasını sağlayan büyük mutasavvıf Mevlana Celaleddin Rumi ilçeye bambaşka bir benlik ve kimlik kazandırmıştır.
Topkapı Sarayından sonra yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettikleri Mevlana Müzesi,Mevlana Celaleddin Rumi ‘nin arkadaşı ve yetişmesinde en büyük emeği geçen Şems-i Tebrizi’nin mezarı bu beldede bulunmaktadır.
Hz.MEVLANA : Bir çok tarihçilerin araştırmalarına göre Hz.Mevlana’nın doğumu 1201-1207 tarihlerinde olduğu ancak 1201 tarihinin daha doğru olduğu tahmin edilmektedir.Horasan ilinin Belh şehrinde doğmuştur. 7-8 yaşlarında Konya’ya gelmiştir. Bir çok alimlerden ders alarak yetişmiş ve bilhassa en büyük hocası Şems-i Tebriz-i hayatına ve yetişmesine yön vermiştir.
Mevlana tüm ömrünü şu üç sözde toplamıştır.HAMDIM-PİŞTİM-YANDIM.
Hz.Mevlana Celaleddin Rumi 1273 yılının sonbaharında hasta yatağında kalkamayarak Konya da Hakk’ın huzuruna bu alemden ayrılarak kavuşmuştur. Ölümünün son günlerinde hasta yatağında şuuru ve hafızası yerinde olduğu bir anda bir kişiye 52 dirhem borcu olduğunu hatırlar ve oğluna:
--- "Evde birkaç altın kırıntısı var, bunları al, götür ve helalleş" demişti. Ancak alıaklı kişi, altınları kabul etmiyor, hakkı varsa helal ettiğini söylüyordu. Haber Mevlana’ya ulaştığında ferahlık içinde :
-- "Alemlerin Rabbına hamdolsun, bu korkunç beladan kurtuldum" demiştir.
Ve 17 Aralık 1273 Pazar günü bir irfan güneşi fani alemden can ve beka alemine göç ettiğinde :
Bizlere geride şu önemli ( 7 ) öğütlerini bırakmıştır.
- Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.
- Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
- Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
- Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
- Tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol.
- Hoşgörürlükte deniz gibi ol.
- Ya olduğun gibi görün,Ya göründüğün gibi ol.
Ve gezimizin ikici günü Konya- Sultan Dağları - Ilgın-Akşehir ( Nasreddin Hoca Türbesi-Seyyid Mahmud Hayra Türbesi ve Garb Cephesi Müzesi Ziyeretleri ni yaparak ) - Çay-Afyon-Kütahya- Bozöyük – Bilecik – İzmit –İstanbul üzerinde Çorlu’ya döndük.
Akşehir Nasreddin Hoca Türbesinde gördüğümüzde dikkatimizi çeken Türbenin hemen önünde ve yerde daire içine alınmış bir hatırlatma şeklidir. Bunun kısaca açıklaması şöyledir.
Bir gün Nasreddin Hoca eşeğine binmiş ve kalabalığın içinden geçiyormuş.Onu gören halktan bir kişi şaka olsun diye bir soru sormuş.
-- Hocam dünyanın ortası neresidir demiş.Bunun üzerine Nasreddin Hoca :
-- Gayet sakin, bilinçli ve ders verircesine o kişiye şöyle der.
-- Eşeğimin arka ayaklarının bulunduğu yerdir. Tabii ki halk bu cevaptan fazla bir şey anlamaz.
Aradan yıllar geçtikten sonra Dünya Tescil Birliği Nasreddin Hoca’nın gösterdiği bu yerin doğrulunu kabul ederek tescil etmiştir.
Sonuç itibari ile Hz.Mevlana’nın 739.Vuslat Yıldönümü ziyaretimiz çok güzel ve olumlu geçmiştir.Tüm sevgi dostlarımıza da Konya ve Hz.Mevlana ‘yı görmelerini ve ziyaret etmelerini temenni ederim.
Başka bir konuda ve gezide buluşmak dileklerimle ,
Derleyen :
Orhan SELVİ
20. Aralık 2012
Kaynak Bilgi :Konya-Karatay Belediyesi.